Ana Sayfa » Genel » SONSUZLUĞA ADIM ADIM …

SONSUZLUĞA ADIM ADIM …

 

Sonsuzluğa adım adım …

 

Ölümle burun buruna gelince insan dünyadan ayrılmanın gerçekliğini yaşayınca, nefeslerin kıymetini , gökyüzünün, yeşilin suyun güneşin kıymetini daha iyi anlıyorsunuz; Biliyoruz ki ebedi alemde bugünkü bakışlarımızla anlayamayacağımız kadar daha güzelleri var ve sonsuz bir güzellik. Peki bizi hüzünlendiren neydi ? sevdiklerine  veda etmek mi ? onların hasreti mi ? belki de bir daha göremiycek olmakmıydı? Neydi hüzünlendiren bir daha bu dünyaya gelmenin imkansızlığımıydı ? ELVEDA  demek her şeye en önemlisi candan sevdiklerine elvedamıydı bizi hüzne boğan ve gözyaşlarına sebep olan ? Ya Hak’ka kavuşmak ? hangi yüzle layıkıyla kuluk edebildik mi ? sabredebildik mi imtihanların en keskin zamanlarında …şükredebildik mi onca güzelliğin arasında .. bedelsiz verilen nefesin kıymetini , verilen rızıkların , sağlığımızın kusursuz yaratılan bedenimizin şükrünü eda edeblidik mi ? en zor zamanlarda en zor imtihanların içindeyken acı içinde kıvranırken bizi yaşatan onun rızasına ermek değilmiydi ona vuslat ümidi degilmiydi .. imanın sağlamlığı degilmiydi bizi ayakta tutan .. yaşarken ölmek neydi ? dünyadan kopmakmıydı sevgiliye vuslat arzuzu degilmiydi asıl gaye .. bizi yaratan , yaşatan sayısız nimetleri bahşedipde bir bedel istemeyen ve bir bedele ihtiyacı olmayan .. tek gerçek Yaradan ve  ölüm degilmi .. vakti saati belli olmayan .. sayılı nefeslerin bittiği an ….hep hazır zannederiz kendimizi ölüme hatta dayanamayınca zor imtihanlara kavuşmak isteriz sevgiliye peki hangi yüzle ne hazırladık ebedi aleme .. kader bizi bir kuru yaprak gibi ordan oraya savururken, rüzgarın önündeki yaprak gibi mi olmak gerekti gayesiz başıboş yoksa tam bir teslimiyetle daha mı sıkı sarılmalı kulluğa ve takvaya sabırla daha bir yaklaşmak değilmiydi Yaradana aslında imtihanların sırrıda .. zannediyoruz ki ölüm çok uzak.  değil aslında ecel bir an bir zaman… yakalayıverecek Azrail hiç beklemediğin bir günün sabahında yada bir gecenin karanlığında .. her şeye ELVEDA demek … anaya babaya candan sevdiklerine ,dostlara arkadaşlara sırdaşlara kardeşlere .. Güneşe aya geceye sabaha seher vaktinin kokusuna , yıldızlara ilkbahardaki yeşile boyanan yeryüzüne rengarenk çiçeklere, kuşlara,  kelebeklere yağmura kara ve EZANLARA  … son sela son uğurlama ve  son namaz … ölümü yaşadım bugün dünyaya veda ettim adeta … ne karmaşık duygulardı kimi aramalıydım kime ben gidiyorum demeliydim ..kimdi beni en çok özliyecek .. kimdi yoklugumda yüregi tutuşacak ve cigerleri yanacak …

Bir an bir vakit bir zaman ..

Ebediyete açılan bu kapıdan geçmek dünyaya veda etmek …ne kadar hazırdık ne kadar hazırlandık .. bir yolun bitimiydi dünyadan ayrılmak .. uzunca bir yoldu zorluklar içinde geçen …kaç kez güldük ve her gülmenin sonunda bizi yakalayıveren hüzün… müminin kaderi degilmiydi hüzün.. Efendimiz (s.a.v) buyurdu ki “Gelmiş geçmiş tüm peygamberlerin içinde en büyük musibetleri yaşayan bendim” .. müminin zindanı kafirin cenneti degilmiydi dünya .. peki dünyaya meyilli bir insan ahireti sevmiş olabilir mi ? bir kalpte iki sevgi bir arada olabilir mi ? Allahı seven ona kavuşma arzusuyla yanan kullukta noksan olabilir mi ? Ölüm mümin için düğün günü değil mi ? şu dünya ve ondaki en büyük bela nedir ki ? O şu andaki bendeki ızdıraptan başka nedir ? durumum ağırlaştıgında ızdırapların beni sevince yollaması pek yakındır uzun süre sevgiliden ayrı kalmanın hüznünü yaşamış aşığı sevgilisine gönderecek dert ne güzel derttir ..

 

Perdeler kalkar ,görünür cennetler

Ölüm güler ölen güler hayretle

Göz yumulur tükenir hep nefesler

Kalan ağlar yanan ağlar hasretle

Elveda dünya !

Merhaba ukba !

 

Ahiret yolcusu Allah’a olan marifet ve muhabbetinin bir meyvesi olarak ulaşabilecegi en son marifetine nail oluyor ve o güzel haliyle diyor ki ;

 

Bu dünya renk, nakış, lezzet, ne varsa küsüm

Gözümde son marifet Azraile tebessüm  (Necip Fazıl KISAKÜREK)

 

Bu dünyada ödül kazanan kişi öldügünde ödülünü terk edecek Oysa sonsuz hayattan ödül kazanan kişi öldüğünde ödülünü almaya gidiyor olacaktır .

Allah (c.c)  korkusuyla yaşadığı için Ahiret kokusu kazanan insanlar vefat ederken ölüm şerbetini karşılarında Allah’ın (c.c)bir hediyesi olarak bulurlar Yananların kandıgı ilahi bir şerbet. Dünya acılarına sabreden gayretli bir insana verilecek en kıymetli bir hediye ne mutlu böyle olana böyle yaşayana ..

 

Ruhum cennet bahçelerinde dolaşırken bedenim mezarda çürümüş ne önemi var Rabbimiz bedenimizi tekrar diriltmeye kadirdir Sonsuz mutluluk kapısı açılmış dururken dünya kapısı kapanmış ne önemi var Bugün ayrılacağım dostlarımla ..inşallah orada buluşacagım ne gam ! Allah ve Resulu evliyalar veliler Salihler beni yanlarına beklerken Rabbime şükürler olsun şu yolculuğumda Kur’anın ögütlerini bana yoldaş ve ışık eyleyen Allaha hamdolsun. Şu dakikalarda kulaklarımda haber verilen cennet müjdeleri nagmelenirken ruhumda az sonra gidecegim ahiret alemine yönelmiş bulunuyor

Allahım sen haklısın Kuranın hak ve vaadin hak ben sana teslim oldum verdigin ve verecegin her nimete hamdolsun .

Gerçekten de Allahı hakkıya takdir edenler onun ‘ Rahmetim her şeyi kuşatmıştır ‘ ayetine inanarak ve ‘Rahmetim gazabımı geçmiştir’ müjdesine canu gönülden güvenerek son nefeslerini verirler …

Ya Rabbi senin diktigin bahçenin gülleri solmazmış senin lütfettiğin güllerden renklenen ve kokulanan bir can ve iman Cemalinden mahrum olmazmış ..

Ölümün ağlar gözüken yüzünden bakınca gülen yüzünü görmek dileklerimle …

Geliş Ona dönüş yine ona , gerçek dost Yaradan insana .. sayılı nefesin kıymetini bilde ona göre yaşa başka dogru yol yok Yaradana giden yoldan başka .. çalı ve diken gül bahçesi sandıgın şu seraba benzeyen  dünyanın çıkmaz sokakları bir girmeye gör batar yakar kanatır seni insafsızca dayanmak çok zordur buna .. Sen doğru yoldan ayrılma…rızası için vuslat için olsun Aldıgın her nefes Yaradanına …

 

 

Elnur Kul  (Fecr )

 

(Bu yazım küçük bir kaza ölümle karşılaşmamız neticesinde düşünüp, yüreğimizde hissettiklerimiz kalemimizden kağıda dökülmüştür . )

SONSUZLUĞA ADIM ADIM …” üzerine 2 yorum

  1. elnur yuregine saglik gidisatimizi hatirlatan..agzimizin tadini kaciran ölumu konu edinmen guzel olmus…uzundu fakat cok akici bi yaziydi..bir yazi degil sanki hissiyatin kaleme kagida donusmus haliydi…bir sual degil sanki binbir sualin anahtari idi..ölum nedir gorunmez bilinmez tutulmaz elle….duymak istiyorsan git karaca ahmede öluleri dinle….

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir