Ramazan-ı şerif geldi diye sevinmek..
Hadis olduğu söylenen şöyle bir söz var: “Ramazan-ı şerif geldi diye sevinene cennet farz olur.”
Yukarıdaki hadis sahih mi bilmiyorum ama bu gibi hadislerde bahsedilen şey (yukarıdaki örnekte sevinme işi) bir sonuçtur. Övülen ise o sonuca ulaştıran süreçtir.
Yani insan öyle bir hal içinde olmalı ki, “Ramazan geliyor, yani şu şu isimlerini kainatın şahitliğinde tefekkürane okuyarak tanıdığım ve kendisine karşı minnet duygusuyla dolduğum Yaratıcıma şükrümü bir başka tarzda ifade etme fırsatı geliyor, O’nu farklı açılardan tanıma imkânları açılacak önüme” demeli. İşte cenneti farz kılan, yani insanı cennete şimdiden girdiren ve yukarıdaki sözde övülen bu haldir. Hadis “öyle bir hayat yaşayın ki, öyle bir tahkik ve marifetullah eğitimi sürecinde yaşayın ki, bu haliniz cennetlik bir hal, yani Cenab-ı Hakk’ın güzel isimlerine üst bir derecede muhatabiyet kazandırsın size” diyor.
Başka örnekler:
“Allah’ın hataları silmeye ve dereceleri yükseltmeye vesile kıldığı şeyleri size söyleyeyim mi?”
“Evet ey Allah’ın Resûlü, söyleyin!” dediler. Bunun üzerine saydı:
“Zahmetine rağmen abdesti tam almak. Mescide çok adım atmak. (Bir namazdan sonra diğer) Namazı beklemek. İşte bu ribâttır, işte bu ribâttır, işte bu ribâttır.” [Müslim, Tahâret 41, (251); Muvatta, Sefer 55, (1, 161); Tirmizî, Tahâret 39, (52); Nesâî, Tahâret 106]
ve
En kıymetli ibadet, vakti girince hemen kılınan namazdır. [Tirmizi]
Namazını, vakti girince hemen kılandan, Allahü teâlâ razı olur. Vakitlerinin sonunda kılanları da affeder. [Tirmizi]
Bir namazdan sonra diğer namazı beklemek ya da namazı vaktinde kılmak meselelerinde yine önemli olan, insandaki, Yaratıcısının huzurunda yaşama ve ona şükür duygusuyla dolu olma halidir. Övülen ve Rıza-i İlahiye uygun olan budur. İnsan namazdan önceki süreyi öyle yaşamalı ki, şükrünü fiilen de ifade etmek için bir sonraki namazı iple çekmeli.
Bu hal ile yaşayan insan için evet cennet farz olur. Çünkü Allah marifetullahta ilerlemeyi insanın cüzi iradesine bağlamıştır ve bu iradeyi doğru yönde kullanan insanın cennet halini (yaratıcısının isimlerini tanıma ve bu isimlerin tecellilerini kalben hissetme) yaşamaması gibi bir şeyin olması İlahi Sünnete göre mümkün değildir.
Yoksa bu süreç ve hal olmadan camiye ezandan yarım saat önce gidip beklemek ya da devlete vergi verir gibi “ezan okundu, hemen namazımızı kılıp vazifemizi ifa edelim” gibi bir anlayış pek de bir şey ifade etmez.
Bu usul, belli amellerin övüldüğü bütün hadislere uygulanmalı. Övülen ve teşvik edilen şey, insanı o ameli istekle yapmaya götüren önceki süreç ve/veya o amelin (mesela okunması teşvik edilen bir Kuran ayetinin) içeriğinin terbiyesine girmesinin insana kazandıracağı marifetullahtır.
www.DuaBahcesi.net
Tarih ve İnsan 37. Bölüm – Osmanlı'da Ramazan-ı Şerif Bayramı @ahmetsimsirgil @tarihveinsan15 + İlave olarak Ramazan-ı Serif'ten sonraki ilk rekler biraz buruk fakat Şükür Rabbime ki bizleri mubarek günlere ulaştırdı Hayırlı Cumalar DUA ile