Hakîm-i Tirmizî (rahimehullah) şöyle buyurdu:
“Allâhü Teâlâ’yı zikir, kalbi taze tutar, yumuşatır. Kalp Allâh’ı zikirden uzaklaştığı ve boş kaldığında, nefsin harareti ve şehvetlerin ateşi ile katılaşır ve kurur, âzâlar ibadetten geri kalır. Bu hal uzadığında; kurumuş ağacın dalı nasıl kesilmekten ve ateşte yakılmaktan başka bir şeye yaramazsa kalp de o hâle gelir, katılaşıp kurur. Allâhü Teâlâ bizleri muhâfaza buyursun. Âmin…” (Ravzu’r-reyâhîn, İmam Yafiî)
RECEB-İ ŞERÎF
İdrâk edeceğimiz mübârek Receb ayı, kamerî ayların yedincisidir. “Eşhür-i hurum”dan olan bu ay, Şehrullah yani Allâhü Teâlâ’nın ayıdır. Bu aya oruçlu girmeli ve bu ayda çok ilticâ etmelidir.
Receb ayının 1’inci günü oruç tutanlara 3 senelik, 2’nci günü oruç tutanlara 2 senelik, 3’üncü günü oruç tutanlara ise 1 senelik nâfile oruç sevâbı verilir. Bu, hadîs-i şerîf ile sâbittir. Üç günden sonra her gününe birer ay oruç sevâbı verilir.
Bu ay Cenâb-ı Hakk’a mahsus bir ay olduğu için yalnız Zât-ı İlâhî’yi bildiren İhlâs sûresini çok okumak lâzımdır. Bilhassa bu aya hürmet olarak, ayrıca günde 11 defa İhlâs-ı Şerîf okumalı, tevhîd, istiğfâr ve salevât-ı şerîfeyi ihmâl etmemelidir.
Bu ayda 2 kandil vardır:
1. İlk cuma gecesi “Regâib Kandili”,
2. Yirmi yedinci gecesi “Mi’râc Kandili”dir.
Bu ayın birinci gecesi bir tesbih namazı veya Receb-i Şerîf’in ilk onu zarfında bir defaya mahsus olmak üzere kılınan on rek’at namaz da kılınabilir. Önümüzdeki günlerde bu namazların kılınış şekli anlatılacaktır.
Receb ayında her gün, -başında ve sonunda 7’şer Fâtiha ile- 100 İhlâs-ı Şerîf okumak da çok sevâptır. Bu ayda, mümkün olduğu kadar Hatm-i enbiyâ yapılmalı ve oruç tutulmalıdır.
Bu orucu 13, 14 ve 15’inci günlerinde tutanlar, Eyyâm-ı Bıyz’da oruç tutma sünnetini de yerine getirdiklerinden, nice hastalıklardan şifâ bulurlar.
Regâip kandili;
Receb-i şerifin ilk cuma gecesi Regâib Kandili’dir. Bu geceye Regâib denilmesi, melekler bu geceye çok rağbet ettikleri içindir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdu ki:
“Receb’in ilk cuma gecesinden gâfil olmayınız. Çünkü bu geceye melekler Regâib ismini vermiştir. Bu gecenin üçte biri olduğunda gökyüzünde ve yeryüzünde hiçbir melek kalmaz, hepsi Ka’be’de ve onun etrâfında toplanır.
Cenâb-ı Hak hâllerine muttali’ olur ve ‘Ey meleklerim! Dilediğinizi benden isteyiniz.’ buyurur. Onlar da: ‘Ey Rabbimiz! Senden Receb ayında oruç tutanları bağışlamanı istiyoruz.’ derler. Allâhü Teâlâ “Bağışladım” buyurur.
Bu gece, Hz. Âmine’nin âlemlere rahmet olan âhir zaman peygamberi Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.)’e hâmile olduğunu anladığı gecedir.
Bu gecenin feyiz ve bereketinden istifâde etmek için bu geceyi ibâdet ve tâatla ihyâ etmelidir.
Rabbim bu gün ve geceleri hakkı ile ihya edenlerden eylesin…
Selam ve dua ile..